İşlenebilecek En Güzel Günaha

Duygularında kaybolmuş bir adamın ebedi adresi kadınlardır. Kelimelerimin buluşma noktası güzel kadınlara. Ölüm sözü ayırana dek. Sanırım gerçeğini şaşırmış ender insanlardan birisiyim. Kolay değil narin bir ihtimali sevmek. Gözler yaşamak demek.

Fotoğrafım
Ad:
Konum: İzmir, Türkiye

I like dabbling in English. Words welcome people in me.

Cumartesi, Mart 28, 2009

Sessiz Kelimeler

Hikayelerin kaldığı yerde karşılandığı bir anda, geçmişe mi yoksa yarına mı uğurlandığı karışmış bir zihin, meşgul ve sessiz ne anlayabiliyor ne de anlatabiliyordu. Fotoğrafın diline düşmüş sessizlik gibiydi. Anlatılandan fazla, anlatılandan eksik ve çaresiz. Olaylar bir arada olmanın ateşlediği kaçınılmaz yangınlardı. Dökülen gözyaşları yangını söndürmeye yetmiyordu. Farklı kıvılcımları aramış, farklı kıvılcımları özlemişti. Karşılaşmalar içinden ayıklanıp gelmişlerdi. Karşılaşmalar içinden evim diyebildikleri bir kuytu zamana sığınmışlardı. Hıçkıra hıçkıra ağladığında, ona göğü kucaklayan yer gibi sarıldı. Dindirmek istedi sel olup akan, yolunu yıkan acılarını. Bazen yağmurdan sonra çıkan gökkuşağı gibiydi. Bir masum bebek gibi rengarenk gülücükler dağıtıyordu. Bazen kasvetli ve karanlıktı içine kapanışı. Yalnızlığın sır olan patikalarını sarmış çalılar boğarken ışığı, kara bulutların arasında esrarengiz bir kayboluşa teslimdi. Bazen hiç boyası kalmamış bir ressam, hiç kelimesi kalmamış bir yazar gibiydim. Onu anlıyordum. Sessizlikte gezinmek kolay değildi. Sessiz kaldığımda aynanın arkasındaki adam gibiydim. Sessiz kaldığımda, peşini bırakmayan, kurtulunması güç bir gölge gibiydim. Karanlık, belirsiz, dipsiz ve en dayanılmazı hikayesiz bir gölge. Vazgeçemedikleriyle oynamaya alışmış bir kız. Ondan vazgeçmek istemeyen bir adam ve kapısı. Cesaretle kucaklanmış bir gün. Sonsuzluğun sonunu bizler getiriyoruz. Yolun başı, yolun sürpriz sonu. Gözlerdeki yolculuk sessiz bir hikayeyse, duymak zor olabilir. Bana gözlerimi kapattıran içime bıraktığım miras geçmişim. Geçmişim dile gelebildiğince mırıldanıyor. Suyun şarkısında bir Fulya çiçeği yansıyor. Hayat insana, sokakta karşılaştığımız bir kadının kollarındaki , sevimli mi sevimli, küçük bir köpek yavrusunu sevmek gibi iyi geliyor. Yakınındayız hikayenin. Sessiz sedasız gelip geçiveren sokaklarımızla sarmaş dolaş yakınındayız olup bitenin. Uzağın gözlerimize haber verdiği bir ufukta, yakınındayız yolların habercisi olduğu serüvenin. Unutkanlığımıza hatırlatılan hayranlık uyandıran ne varsa bizim. Cimri bir hatip miydim? Sustuğum andan sesleniyorum.