İşlenebilecek En Güzel Günaha

Duygularında kaybolmuş bir adamın ebedi adresi kadınlardır. Kelimelerimin buluşma noktası güzel kadınlara. Ölüm sözü ayırana dek. Sanırım gerçeğini şaşırmış ender insanlardan birisiyim. Kolay değil narin bir ihtimali sevmek. Gözler yaşamak demek.

Fotoğrafım
Ad:
Konum: İzmir, Türkiye

I like dabbling in English. Words welcome people in me.

Pazar, Mayıs 06, 2007

Yalnızlık Dansçısı

Dans edişinde sokakları kendine mi çekiyorsun? Herkesin bakışlarının dizginleri elinde, zamanı durdurmuş, aldırmazlığında damarlarında devam eden gecene mi saklanıyorsun? Yıldızları toplamak isteyecek kadar sarhoş, aidiyetini kaybetmiş kadar umursamaz, mekana hapsolmuş, elinde bira bardaklarıyla zincirlenmiş, adını açıklamaktan çekinen sessizlik mesafesindeki kalabalığa savurduğun kollarında ne dağıtıyorsun, özgürlük mü? Işıklar gözlerine dönerken, içini altüst edişinde sen kendini bulamamış gibisin. Havayı itercesine bir sonrasına bırakılışında, bedenin çılgınca, yarını unutmuş gibi. Seni hatırlamak isteyenlere adını söylemek istemezcesine, gözlerini kapıyorsun seni ehlileştirmek isteyen sözlere. Sadece müziği duymak istiyorsun. Eminim herkes kollarının da duyulmasını isterdi çıplak omuzlarında, adımlarını kaybetmiş birer yalnız gibi. Düş kadehin gerçeği değil midir? Hangi dilde olursa olsun, günaydın deyişin olmak ister uyanışlar. Ne kadar zaman biriktirdiğimi sorma. İstersen adını da söyleme, bir gün kaybolacak nasıl olsa. Sessizce dans et, ne de olsa ses oluyorsun kelimelere sığmayan anlatılamayana. Saçlarından yaklaşan bar sırdaş bir dost. Kuytu suskunluğunu düşünce böcekleri sarmış, herkes ruhunu ilaçlıyor. Pink Floyd grubunun müthiş Comfortably Numb kapanış gitar solosunda benim sandığım düş sanki daha gerçek. Müziği içmiş, yola çıkmışım ve senden kaçmışım kendime. Akışkanlığı dans edişine dönüştürüşlerinin sınırları yok. Bir an gözlerinde durdum. Geceyi bana bıraktın. Sen yaşamaya devam ettin. Bense seni cümlelere anlatıyordum. Masa bir avuç serinlik şişelerin yansımalarında adımları ayık olanların tercihi. Uzağın sızdığı pencereler gelip geçenlere davet. Her şey yaşanabilirmiş gibi. Çekiciliğine sanki tüm şehir misafir. Sınırların sana geliyor da içeri almıyorsun. Geceyi itiyorsun. Sana aşık bir resim gibi, kendini arama törenlerinde çizgilerini severek kovalıyorsun. Adresini şaşırmış olmanı isteyen ne çok kişi var.Gerçekten de adınla mı doğdun? Yoksa sahne mi alıyorsun yalnızlıklarda. Ne istediğini bilmek de zorunda değilsin. Ben de bilmiyordum aslında, sadece bana bildirmişlerdi. Biliyorum sessizliğimi duyamıyorsun. Adımı da sormadın. Zaten hepsi sana bölünmüş birer hayaldi. Gözlerini kaparsan gündüz gece olur demişlerdi.

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home