Yirmi Dakikam
Sen uzağa yakınsan işin zor dostum. Varmak istediğince katlanır mesafe. Spor salonundan eve dönüyorum yirmi dakikam. Sana yıldız beğeniyorum geceden. Anılar sana yakın, gelecekse bir o kadar uzak. Seni düşünmek, içine sürekli düştüğüm bir tuzak. Çabalamak yaralıyor. Işık sancısı var tepelerde. Vapur vardı yokluğuna. Sığındım gelip geçenler limanına. Bir lambanın altında tek kişilik gölgem. Kollarımda değil artık gülümsemen. Karşıyaka’nın ışıltılı gerdanında yaslı anılar. Adımlarıma çıkmıyor sokakların. Metrodayım on üç dakika var seni beklerken. Pembe sana yakıştığı kadar yalanlarına yakışmıyor. Seni bizi buluşturan anda bırakmalıyım. Adını kaybetmeliyim kalbimde, beni bulma diye düşüncelerimde. Zaman seni geçtiğinde, unutulana kalanda yerimi aldığımda, gözlerini kapayışın beni bulursa, ben kendi öykümde olacağım. Sen kelimelerini bir başkası için seçeceksin. Omzunda bir başka sessizliği dinleyeceksin. Tren Üçyol’da beni yalnızlığıma bırakmak üzere. Sen kalabalıktan bir kalp saklamışsındır gecene. Bir düş vardır göğsünde, senin olanda sana sırdaş, yarınla sana arkadaş. Günlerin kaldığı yerden devam ederken suskunluğumdasın. Düşünce bavulum zihnimde, seyahat var sana, yarının her seferinde. Gidişlerim de, dönüşlerim de yirmi dakika. Sana mavi sakladım gündüz. Geceme serpiştirdim seni yeşerten yaşamı. Goncan ketum, açmıyor kırmızı dudaklarını.
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home