Nasıl Uyanmak İstediğime Dair
Anımsamalarda bir araya gelinebilir mi? Düşünmek karşılaşmak mıdır? Belki bir gün seni aramaktan vazgeçecek uyanışlarım. Belki bir gün seni sormayacağım yalnızlığıma. Kalmak istemiyorum. Nasıl uyanmak istediğime dair planlarım artık yok. Başka bir Akdeniz ülkesindeki pencere önüne günün ilk ışıklarıyla, huzurla bırakabilsem umursamazlığımı. Yeniden öğrensem, yeniden keşfetsem alışkanlıklardan kurtarabildiğim umutlarımı. Akşam olduğunda, işten dönüşlerimde sadece üzerimdeki kıyafeti değiştirmiyorum. Beni yok mu, yoksa var mı eden, kestiremediğim bir yabancılığı da üzerimden çıkarıp atıyorum. İşte beni içine alan yalnızlığımda arınmaya çabalıyorum. Kabullenişim ile hiç mi hiç barışamadık. Vazgeçebilme özgürlüğü olabilmeli bir insanın. Başarılı olmanın tanımları kendime ait olmalı. Uyumlu bir insan olduğuma dair hep inandırıldım. Uyumlu bir insan olmayı ne yazık ki öğretmişler, bunca sene kendim için uyanamadım. Yaratıcılık hiç uyum gösteremedi. Kendi dengelerimin alt üst oluşunda bir çağrı var. Bir başlangıcın dayanılmazlığında kıvranıyorum. Başkalarının doğrularından kendi yanlışlarıma fırsat yok. Kirlenmek zorunda mıyız? Hayatımızı kazanıyoruz sözde. Tekrarın mesai saatlerine kendimi yetiştiren benim iradem. Acı olan da kaderine gönüllü olmak. İnsan kendi ruhunu daha ne kadar ihmal edebilir? Kendi ritmime daha ne kadar ihanet edebilirim?
(Paco de Lucia , Entre Dos Aguas ezgileri eşliğinde)
(Paco de Lucia , Entre Dos Aguas ezgileri eşliğinde)
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home