İşlenebilecek En Güzel Günaha

Duygularında kaybolmuş bir adamın ebedi adresi kadınlardır. Kelimelerimin buluşma noktası güzel kadınlara. Ölüm sözü ayırana dek. Sanırım gerçeğini şaşırmış ender insanlardan birisiyim. Kolay değil narin bir ihtimali sevmek. Gözler yaşamak demek.

Fotoğrafım
Ad:
Konum: İzmir, Türkiye

I like dabbling in English. Words welcome people in me.

Pazar, Haziran 24, 2007

Kadının Gerçeği Yoktur

Neden kadınlar bir erkeğin kendisini bırakacakmış gibi sevmesini ister? Neden kaybedebilecekleri duygusuna aşık olurlar? Kabul etmeseler de sadakat öldürür heyecanlarını. Kendisinden çalınma ihtimali olanı hemcinsinden korumak gayesinde, daha güzel görünür gibi hisseder. İlgi duyulanın mülkiyeti elinde kıskanç ve güçlü besler tutkularını. Yalnızlığım kadınları olduğu kadar kendimi anlamak. Ben yarını olacağımı hissettirdiğim kadınları kaybediyorum. Kadın da hep eleştirdiği erkek rolünü arıyor. Güçlü olduğunu sınamak istiyor. Denemek ve test etmek, kendinden geçemeyenleri terk etmek. Çizgi dışı çizgiyi sevmiyor. Bir kadın için başkalarının sesi önemli, kendi kalbinde çok nadir yaşıyor. Makyaj yapışı sevdiği için değil, kendi için de değil. Gecenin en güzel beş kişisinden birisiydin iltifatını duymak istiyor büyüsü. Halbuki mekan aynı dertten müzdarip bir sürü büyücü kaynıyor. Mert’e aşkım diye hitap ediyordun , bana hiç aşkım diye seslenmedin dediğimde onu hissetmediği bir ifadeye hapsettiğimi anlamak için acı çekmem gerekiyormuş. Bir kızın yarını olmak zormuş. Kendimden de vazgeçemeyeceğime göre, üzülmek kaderim mi? Doğru ve dürüst olmak belam mı? Değerler evrim geçiriyor. Geç mi kaldım sana, geç mi kaldım seni yaşayan zamana? Herkes sarhoş olduğunda başına gelen bir hayat gibi yaşamak istiyor. Yalnızsan kendine dönersin, kaybolamazsın. Herkes içine doğduğu adı unutmak, sorumsuzca gezinmek istiyor. İnsanlar rumuzlarını kendileri seçiyorlar. Bir vicdanın yüzü vardır. Herkesin bildiği bir ad insanı bırakmaz, özgürlüğünü arşivler. Oysa kalabalığa karışmak gibidir anonim ilişkiler. Zamanda kaybolmaktır anla yarına dönüşler. Sokaklar gibi çok ortaklıdır bakışlar. Bir beklentisi yoktur davetin. Bir an sonrası serbest bırakıverir sırları. İnternet kadına cevap veriyor. Hep kadınlar kurban gösterildiler ama aslında erkekler av. Bir kadın ne istediğinin avcısıdır. O yüzden çok iyi dostu vardır. Duygu alanı kadının en iyi avcı olma oyunudur. Güzel olduğunu bilen bir kadın gibi taşır sırrını. Bir yalanın köşesinde sabırla bekler. Adı olmayanda kendisinin avcı olduğunu sanan erkek bu yanılgısında zaten yakalanmaya razıdır. Bu zafiyet kadının avantajıdır. İsterse bir cilveyle asla yalnız kalmayacağını bilir. Herkes naza çeker zavallı hala maymundan geldiğini anlayamamış erkekleri. Maymun da gözünü açabilecek kadar evrimleşemedi alan razı veren razı dünyasında. Yalnızlık günahında etik yok. Sözcüleri de sözlerine zaten inanmıyorlar. Paul Verhaeghe’nin Yalnızlık Zamanında Aşk kitabında değindiği üzere insanların en çok yalan söylediği iki şey seks ve paradır. Bir çağın geçişinde gönül doğrusunu yanlışını ayıklayamaz. Gelecek tatlı tatlı kırılırken geçmişten bazılarımız kurtulamaz tedavülden çoktan kalkmış doğrularından. Gerçek üzüleceğini bildiğine söylenmez. Bilmek bilmemekten ağırdır, bunu daha önceden acı çektirmiş olan iyi bilir. Zaten gerçek de ne kadar gerçektir? Anlamak gerekli midir, yoksa sadece anlamaya çalışmak mıdır? Kadının gerçeği yoktur. Aşk erkeğin yanılgıya düştüğü andır, kadını onu kaybettirecek kadar yüceltir. Artık seven aşağılığın tekidir. Uçurduğun sevgiline el salla, ayaklarını yerden kestiğin anda.

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home