İşlenebilecek En Güzel Günaha

Duygularında kaybolmuş bir adamın ebedi adresi kadınlardır. Kelimelerimin buluşma noktası güzel kadınlara. Ölüm sözü ayırana dek. Sanırım gerçeğini şaşırmış ender insanlardan birisiyim. Kolay değil narin bir ihtimali sevmek. Gözler yaşamak demek.

Fotoğrafım
Ad:
Konum: İzmir, Türkiye

I like dabbling in English. Words welcome people in me.

Pazar, Kasım 04, 2007

Giysilerim Beni Terk Etmeyecek

Bir sokağın sessizliğiydi kelimeler. Kışı yaşayan sokak lambalarını özlemiştim. Yağmurun sesine hasret kalmıştı kaldırımlar. Gecenin meyveleriydi tüm çiçek vermiş yalnızlar. Güzel bir kadını düşlercesine içine düşmüş bir adamın gözlerine saklanıyordu şehrin sırrı. Seslerin arasındaydı nefes alışlarım. Duyulmayan kalp atışlarımla katılıyordum gelip geçiverene. Adım adım çağırıyordum uzakları. Yakınlaşan bir öykünün anlatıcısıydı iç sesim. Yine uslu durmamıştı içim. Işık derelerini buluşturuyordu deniz. Tepelerden akıp geliyordu yaşam. Hikaye selinde boğulmuştu ifadeler. Bir kıyı masalı olmuştu düşünceler. Karanlık dalgalıydı. Üşümek kadar içime işlemiştin. Şarkılarla dolaşmıştım Kordon’u. Seni sende unutamamıştım. Seni sende saklamıştım. Neler anlattın yastığına dün gece? Bozkırın martısı olmaz ki. Ekin de rüzgarın dilinde. Balıkçı tekneleriyle açılır ayışığı. Yarın tüm kalplerde hasat zamanı. Yürüdüm bana aldırmayan geceyi. Selam verdim manavın renkli tezgahını şenlendiren meyve ve sebzelerin göz alıcılığına, selam verdim balıkçının sofralara seslenen çipurasına, levreğine, barbununa, selam verdim gündüzü bekleyen dükkanların içine kapanmışlığına. Varmak için değildi yola çıkışım. Bulunmak istemiyordu kayboluşum. Hiçbir kız beni anlamamıştı ya, kelimelere dert yanıyordum. Bir arkadaşımın hayatta kalma mücadelesinden dönmüştüm bugün yalnızlığıma. Bir masanın etrafıydık yüzümüzü döndüğümüz çemberde. Anlatılanın kısmetiydik, kaybolanın nasiplendiği anlarda. Termoslardan dağıtılan çaylarda bardak bardak paylaşıyorduk avuçlarımıza kaçırdığımız sıcaklığı. Anlatılanın anlatanlara hayrı yoktu. Bir oyun daha oyuncularında eksiliyordu. Hayatın buluşturduğu adların arkadaşlığında aynı ana sıkışacaktık birbirimize dokunmadan. Ne kadar kalabalıktı yalnızlık. Kızarmış bir balık gibi kokuyordu davet. Yaşamayı çekmişti canım. Sana sarınmak istemiştim. Omuzlarıma gece getirmiştin ardından. Gözlerimi kapayışıma almıştım şehri dönüveren ışıl ışıl kıyıları. Kokundan derin bir nefes almıştım suskunluğuma. Gözlerimi açışımda saçlarına bir tebessüm yakalanmıştı. Gülümseyişin beni gözlerine almıştı. O adın var ya, gece yine bende kalmıştı. O adın var ya içimi yaralamıştı. Bu gönlüm var ya, sana duyamayacağın satırlar karalamıştı. Benim de günlüğe yaşanacakla ödenecek borcum var. Yarın da devam edecek yaşam savurganlığımız. Giysilerim beni terk etmeyecek. Çıplaklığın göğsüme hiç sinmeyecek. Karanlığım daha sana ne anlatsın? Odam odalara komşu. Gecem gecelere sırdaş. Her adım bir diğerine yoldaş. Sen kimin kapısını çaldın düşlerinde? Beni adımı terk etmeden unuttun.