Hiçbir Zaman Mesafeli Olmadı Yalnızlık
An kaçmadan yakalayabiliyorsan fotoğraf albümün güzelliklerle doludur. Anımsamaların sanatsaldır. Mükemmele dönüştürme arayışını beklemez rastlantılar. Doğallık çabuktur. Bir küçük kuş konmuşsa sabahına, uçuverişine dokunmuşsa gözlerin, mutlu olmuşsan sana getirdiğini sandıklarında, huzurla izin vermişsen gökyüzüne karışışına, güneşi arayan denize vapur hala anlatıyorsa, şehrin sessizliği kıyıları sarmışsa, her şey esintiyle geçiyorsa, bizler suskunluğun kıymetinde yaşlanırken durup düşünüyorsak, bir yudum çay gibi boğazımdan geçen kelimeler duyulmadığında ben içimde ağırlamışsam bakışlarımı, kendime tutamadığım sözler vermişsem, bana soruların olmaksızın katıl istemişsem, Karşıyaka’ya teslim olmak üzereyken Çarşamba’yı ayın son gününde heba etmek istemiyorum aslında. Durup düşündüm sınırlarımı. Durup düşündüm yüreğimi ve doğum gününü. Hep yaklaşmaktayken uzaklaşmalara, kendinsin yakınlık. Hiçbir zaman mesafeli olmadı yalnızlık. Ne kadar borcum olduğunu çıkardım. Oldukça birikmişti sisteme tutsaklığım. Artık insanların çıkarlarında kayboluşunu izledikçe, içinde yer aldığım bu düzmece beni de kirletir oldu. Verilen sözlere, sahtekar yüzlere, utanmaz oyunculara yanaştık. Kendimi aramaya ihtiyacım var. Biraz uzaklaşmak iyi gelirdi. Yeniden başlamak alışkanlıklara.
31-10-2007
31-10-2007
<< Home