Zilimi Çalışım Başka Bir Hikaye
Sabahın sekizi, yağmur çiseliyor, çok az insan var uyanmış. Bakışların ardı yok, düşüncelerinkiyse hatırlanan. Hepimizin gözüne ilişir bir bakkalın dolabında uzanılmayı bekleyen ekmekler. Bir bekleyiş, birlikte yapılmış bir kahvaltı sıradandır artık. Yürüyerek Altıntaş’ı Betonyol’a dönüştürdüm. Hep bir adım daha kalabalıklaştı apartmanlar. Seni gülümsetiyor içim. Üçyol Meydanı’ndaki güvercinler kümelenmiş, benim için farklı bir dilde konuşuyorlar. Sokağa dağılmış çöplerden de rahatsız oluyorum, ne çok şeye aldırıyorum. Estetik kaygıları olan, vicdanlı bir yalnız kaçmak ister yakalanacağı gerçeğine. Bir sokak köpeği tatlıcının sokak paspasına kıvrılmış uyuyor. Sadece düşleri umurunda, sokağın zorluklarından uzak. Ne tatlı, ne değerli. Farkındalığımda özgür oluşu. Zilimi çalışım başka bir hikaye. Evimde temizlik var bugün. Merdivenler de artık bir şey demiyor. Demir kapının kapanışı, kilit sesinden ayrılan ışığın devreye giriş sesi ve tırmanışıma eşlik eden ayak seslerim.
<< Home