İşlenebilecek En Güzel Günaha

Duygularında kaybolmuş bir adamın ebedi adresi kadınlardır. Kelimelerimin buluşma noktası güzel kadınlara. Ölüm sözü ayırana dek. Sanırım gerçeğini şaşırmış ender insanlardan birisiyim. Kolay değil narin bir ihtimali sevmek. Gözler yaşamak demek.

Fotoğrafım
Ad:
Konum: İzmir, Türkiye

I like dabbling in English. Words welcome people in me.

Cumartesi, Ocak 12, 2008

Daha Farklı Olamadı

Hayatında dengeyi bulamayan bir insan mı sanatçı? İçindeki çağrıyla ne kadar kalabilir çaresiz? Ne kadar direnebilir anlaşılmayışına? Bilincinde olabildiğince yalnız, duyar içini ve sevdiğini. Martılarla karar verdik bu güzel günleri yaşamaya. Denizde güneş akıntısı var.

11-01-2008 - sabah işe gitmeden sekiz kırk vapurunda

Hep fazla ciddiye aldım her şeyi. Hep fazla düşündüm kendimi ve sevdiklerimi. Hep kavga ettim doğru ve yanlışlarla. Yoruldum sevmekten. Yine de isyan edemedim kendime. Kavgamı terk edemedim. Haklılarla baş edemedim. Yüzümde güneşin sıcaklığı. Hayatın geçişini dinledim park etmiş olduğum araçta. Nasıl oynamam gerekliliğiyle değil sorunum. Çekip gidebilmek huzurla başlangıçlara.

Hayatın gerçeğiydi, şube müdürüm ve müdür yardımcım randevu dönüşünde mesai saatinde alışveriş yapıyorlar. Ben de onları arabada bekliyordum. Neden aldırıyor, neden umursuyordum? Neden yanlışlarla kavga ediyordum? Yüzümde güneş, bu yüzden kaybediyordum. Güzel bir şarkıyla arınmaya çalışıyordum doğrularımdan. Bırakın geçsinler. Kuralları da biz koymadık mı? Anarşi içimizde. Hayat yıktığımız yerde. Hep başkalarının suçuna ortak değil miyiz? Hep dengelerle sorunum oldu. Zaman geçiyor alışveriş sürüyor. Martıya sözüm vardı. Asla teslimiyetle barışmayacağım. Kayıp düşün aşıkları kendilerine dönerler. Sahte gülüşlerin arasından yürüseler de denizi bir kumsalla paylaşırlar. İşbirlikleri insanı kirletebilir. Yüreğin yenilebilir. Sen sen olmayı tercih etmiyorsun. Sen sen olmanın yolcususun. Rehberi yok sonsuzluğun. Akışın devrildiği zaman yakından uzak. Şarkının tekrarında saat on iki oldu. Biraz daha rahat olmalıyım. Yerimi bilmeliyim. Bana ait değil bu sıradanlık. Benim değil bu çelişkiler. Benim sorunum yok hayatla. Daha kararlı olmalı kendimi bilişim. Daha cesur olmalı özlemim. Tanımak istemiyorum geçmişi. Tanışmak isteyişim gelecekle. Unutulmanın kıymetindeyim. Tevazu erdem olmaktan çıkmış olmalı. Daha farklı olamadı. Arabayı alıp gidebilmek gerekirdi. En güzel cevaptı kendini arayan, sorumsuzluklara dayanamayan adama ama bir şoför gibi bekleyişimde kendimden ödün veriyordum. İşte tutsaklık böyle zalim. İşte böyle anlarda yüzünü kaybediyorsun. Bu hoşgörüsüzlük değil. Bu saygısızlığa katlanmak insanlık değil. Fazla mı büyütüyordum hayatın adaletsizliklerini? Neden parçasıyım hak etmediklerimin? Neden vazgeçiyorum beni ben yapandan? Neden hala kelimelerimleyim?

11-01-2008 – müşteri ziyareti dönüşü Karşıyaka Park Bravo mağazası önünde araçta beklerken

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home