Yıllar Sergisi
Tercih senindi, aptallıksa benim. Bu paylaşımın adına aşk derdim bir zamanlar. Bir üşüme hissini rüzgar göğsüme bıçak gibi sapladığında, ellerim paltomun ceplerinde, atkım boynumda yürürdüm. Bu düşünceli ve yaralı yol alışa da yalnızlık derdim. Balıkçı kayıkları doldurmuşken soğuğu, denizde anlardım sonsuzluğu. Uzaklar aldatırdı beni, senin gibi. Birinin sana düşüncelerinde yer açması çok kıymetlidir de, yüreğin için için daralıyorsa ne çare. Gözlerini kaçırıyorsan, ufuk ne yapsın. Yakın seni kaybetti. Sen özgürce kaçan çizgi oldun. Hiç resim olmak istemedin. Hep düşlerini tuval yapan ressamı kandırdın. Onu yordun heyecan duyduğu renklerde ama o bu yorgunluk paletinde aşkın hamuruna karıştı. Çizgileri olmayan bir hayatla tanıştı. Biraz kırmızı çaldı hayranlık verici bir bluzdan, biraz açık maviye daldı gökyüzünden. Güneşi severcesine sarıya sarıldı. Portakala sığamıyordu turuncu. Doğruları, eğrileri tamamıyla sana bıraktı, kendi bildiğin yolu çizesin diye. Ben senin boyama kitabının parçası olamazdım ki. Şimdi hangi çizgili adamı boyuyorsun? Eminim ki hiç dışa taşırmıyorsun duygularını.
Yıllar Sergisi
21/12/2005
Yıllar Sergisi
21/12/2005
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home